Kanser, önlenebilir, erken tanı ile tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bilgi eksikliği, korku, ihmal gibi nedenlerle tanı geciktiğinde tedavi de güçleşmektedir. Aynı zamanda sosyal, psikolojik, ekonomik yönden de hasta, hasta yakınları ve toplumun önemli bir kısmını etkileyebilmektedir. Bu önemli sağlık sorununa halkın dikkatinin çekilmesi, toplumun kansere yönelik bilincinin arttırılması ve farkındalık oluşturulması amacıyla 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası olarak belirlenmiş olup her yıl düzenlenen etkinlikler kanser mücadelesinde oldukça önemli bir yer tutmaktadır.
Teknolojinin gelişmesi, tıbbın ilerlemesi ile elde edilen sonuçların daha etkin kullanılması, özellikle yapay zekânın günümüzde hızla yükselmeye başlaması ve sağlık okuryazarlığının halkı bilgilendirme/bilinçlendirme/farkındalık çalışmalarında kullanımı önem kazanmıştır.
Ülkemizde ise kanser, yıllardır en sık izlenen ikinci ölüm sebebidir. Yaklaşık her 6 ölümden biri kanser nedeniyle gerçekleşmektedir. Erkeklerde akciğer, kadınlarda ise meme kanseri en sık izlenen kanser olma özelliğini sürdürmektedir. Kolorektal kanserler de önceki yıllarda olduğu gibi üçüncü sıklıkta izlenmeye devam etmektedir.
Kanser gelişiminde, %90 çevresel, %10 oranında ise genetik faktörler etkilidir. Çevresel faktörler arasında yer alan; tütün kullanımı, alkol tüketimi, fazla kilolu ve/veya obez olma ve enfeksiyonlara maruziyet gibi risklerin engellenmesi yolu ile gelişmekte olan kanserlerin günümüzde %30-%50 oranında önlenebileceği bilinmektedir.
Özellikle tarama programları ve kanser belirtilerinin erken fark edilmesi, teşhis ve tedavi hizmetlerine erken dönemde erişilmesi yolu ile uygulanan tedavinin yaşam kalitesine çok şey katabildiği kanser türleri göz önüne alınırsa, korunmanın önemi daha da artmaktadır.
Son yıllarda yapılan çalışmalar, kanser konusunda en önemli kontrol stratejisinin korunma ve erken teşhis olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu kapsamda; kanserojen maddelerin tespiti, risk faktörlerinden kaçınma, önleme, korunma, tarama ve erken tanı en önemli kanser kontrol stratejileri arasında yer almaktadır.
Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM) bünyesinde faaliyet gösteren Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM), Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM)’nde;
Ø 40-69 yaş arası kadınlara 2 yılda bir meme kanseri taraması
Ø 30-65 yaş arası kadınlara 5 yılda bir rahim ağzı kanseri taraması
Ø 50-70 yaş arası kadın ve erkeklere 2 yılda bir kolorektal kanser taramaları
ÜCRETSİZ olarak yapılmaktadır.
Tarama sonrası sonucu pozitif ya da şüpheli çıkan kişiler, tarama sonrası teşhis merkezlerine yönlendirilmekte ve ileri tetkikleri yapılmaktadır. Teşhis ve tedavi hizmetleri ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşları tarafından yürütülmektedir.
Kansere karşı mücadelede “Farkındalık ve Bilinç Düzeyinin Artırılması” önemli bir diğer strateji olup, her yıl 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftasında, sağlıklı bir toplum için, önemi giderek artan kanser hastalığına karşı halkta farkındalık oluşturmak, taramalara katılımı artırmak için düzenlenen bu etkinliklerle halkı bilgilendirmek ve bilinçlendirmek hedeflenmektedir. Ancak tüm bu çalışmaların yılın bir haftası ile sınırlı tutulmayıp yıl boyunca sürdürülmesi kanserle mücadelede akılda tutulması gereken bir unsur olup önemli kazanımlar sağlayacaktır.